İdari Yargıda Temyiz Kanun Yoluna Başvuru Parasal Sınırı İptal Edildi
1. İdari Yargıda Temyiz Kanun Yoluna Başvuru Parasal Sınırı
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (“İYUK”) m. 46 hükmü uyarınca Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilmektedir. İYUK ek madde 1 hükmü uyarınca da kanunda öngörülen parasal sınırlar, her takvim yılı başından itibaren geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların o yıl için tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacaktır. 2023 yılı için temyiz kanun yoluna başvuru parasal sınırı ise 581.000 TL olarak tespit edilmiştir.
Bununla birlikte, İYUK’ta anılan parasal sınırın hangi an esas alınarak değerlendirileceğine ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Şöyle ki, örnek vermek gerekirse, 2014 yılında açılan bir dava hakkında istinaf mahkemesi 2015 yılında karar vermişse istinaf mahkemesinin bu kararına 2014 ve 2015’te geçerli olan temyiz kanun yoluna başvuru parasal sınırlarından hangisinin uygulanacağına ilişkin İYUK’ta bir hüküm bulunmamaktadır. 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ek madde 1 uyarınca, hukuk yargılamasında temyiz kanun yoluna başvuru parasal sınırının uygulanmasında hangi tarihin esas alınacağı sorunu, temyiz edilecek kararın verildiği tarihin esas alınması şeklinde çözülmüştür. Benzer şekilde, Danıştay içtihatlarında da temyiz edilecek kararın verildiği tarihin esas alınmasının kabul edildiği görülmektedir.
2. Anayasa Mahkemesinin İptal Kararı
Yukarıda açıklanan İYUK m. 46/1-b hükmünün Anayasa m. 2, 10, 13, 36 ve 37 hükümlerine aykırılığı nedeniyle somut norm denetimi başvurusunda bulunulmuştur. Başvuruda özetle, her yıl yeniden değerleme oranı ile parasal sınırın artması nedeniyle dava açıldığı esnada temyiz kanun yoluna başvuru parasal sınırı içinde kalan bir uyuşmazlığın istinaf merciin karar verdiği tarihe kadar temyiz yoluna kapalı hale gelebildiği, bu durumun da mahkemeye erişim hakkı, hükmün denetlenmesini talep etme hakkı, ölçülülük ve kanuni hâkim ilkeleri ile bağdaşmadığı; ayrıca temyiz kanun yoluna başvuru parasal sınırı değerlendirilirken hangi tarihin esas alınacağına dair açık bir hüküm bulunmaması nedeniyle hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerinin ihlal edildiği; aynı tarihte açıldığı hâlde diğerine göre daha geç sonuçlanan davanın öncekinden farklı olarak temyiz incelemesinden mahrum kalabildiği ve bunun da eşitliğe aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
Anayasa Mahkemesi ise değerlendirmesinde temyize tabi kararların belirlenmesine ilişkin parasal sınırın her yıl güncellenmesi nedeniyle hangi tarihteki parasal sınıra göre temyiz kanun yoluna başvurulabileceğinin kanunda belirli bir açıklıkta ve öngörülebilir bir şekilde düzenlenmesi gerektiğine, bu itibarla parasal sınır kuralında temyiz kanun yoluna başvuru açısından hangi tarihteki parasal sınırın uygulanacağı hususunun açık, net ve tereddüde yer vermeyecek şekilde düzenlememiş olması nedeniyle kuralın kanunilik şartını taşımadığı sonucuna ulaşmıştır.
Ayrıca Anayasa Mahkemesi, usul ekonomisi ve makul sürede yargılama ilkeleri açısından önemsiz sayılabilecek bazı davalarda verilen kararların kesin olmasının hükmün denetlenmesini talep etme hakkına aykırılık teşkil etmeyeceği yönündeki önceki tarihli içtihadına yollama yapmış, ancak bölge idare mahkemesince istinaf başvurusu kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve işin esası hakkında karar verilmesi hâlinde bölge idare mahkemesinin ilk elden verdiği bu karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamamasının hükmün denetlenmesi hakkına aykırılık teşkil edeceğini ifade etmiştir. Buradaki görüş değişikliğini ise konusu istinaf sınırının üstünde olup 2023 yılında uygulanan temyiz kanun yoluna başvuru parasal sınırı olan 581.000 TL’nin altında kalan tüm uyuşmazlıkların tutar açısından önemsiz olmayacağına dayandırmaktadır. Anayasa Mahkemesi bu nedenle konusu 581.000 TL altında kalan tüm vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemlerden kaynaklanan davalarda ilk kez davacılar aleyhine hüküm kuran bölge idare mahkemesi kararına karşı temyiz kanun yoluna başvurulamamasının hükmün denetlenmesini talep etme hakkına orantısız bir sınırlama getirdiğine hükmetmiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle İYUK m. 46/1-b’de düzenlenen konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davaların temyiz edilebileceğine ilişkin hüküm iptal edilmiş, böylece istinaf mahkemeleri tarafından verilen kararların parasal tutarı ne olursa olsun temyiz incelemesine gönderilebilmesine olanak tanımıştır. Anayasa Mahkemesi’nin 2023/36 E., 2023/142 K. sayılı ve 26.07.2023 tarihli iptal kararı, 13.10.2023 tarihli, 32338 sayılı Resmî Gazete’de ilan edilmiştir.
3. Yürürlük
Anılan iptal kararı, 12.07.2024 tarihinde yürürlüğe girecektir. Bu tarihe kadar kanun koyucunun nasıl bir düzenlemeyi yürürlüğe koyacağı bilinmemektedir. Bununla birlikte, Danıştay içtihatları uyarınca istinaf mahkemesi kararının verildiği tarih nazara alındığından devam etmekte olan davalarda 12.07.2024’e kadar istinaf mahkemelerinin verdiği kararlar bakımından konusu 581.000 TL’nin altında olan davaların temyiz kanun yoluna kapalı olduğuna hükmedileceği, bu tarihten sonra istinaf mahkemelerinin verdiği kararlar bakımından parasal sınırın gözetilmeyeceği öngörülmektedir.
Herhangi bir sorunuz olması halinde bize ulaşabilirsiniz
Yaşar Law Office
Bize Ulaşın:
Karanfil Sokak, No: 13
Levent, Beşiktaş, İstanbul
Bize Ulaşın:
859. Sokak, No: 4/303
Cumhuriyet Bulvarı, Konak, İzmir